İşinde uzman, bilinçli doktorlar eşliğinde ve kaliteli bir saç ekimi merkezinde gerçekleştirilen ekimlerin, başarıya ulaşma ihtimalleri yüksektir. Evet, her saç ekimi işlemi büyük bir başarıyla sonuçlanmayabilir. Bunlardan çok azı uzman bilgi düzeyi düşüklüğü ya da klinik hijyen koşullarının yetersizliği iken; büyük bir çoğunluğu da hastanın rutinden gelen kalıtımsal hastalıkları sebebiyle olumsuz sonuç verecektir.
Günümüzde ekim işlemlerinde oldukça büyük bir ilerleme kaydedilmiştir. Kelliğe büyük ölçüde çözüm olan bu yöntemler, hastaların hem psikolojik hem de sosyal statülerinde büyük ölçüde iyileşme sağlarlar. Peki nedir bu yöntemler?
Klasik FUE tekniği: Saç ekimi yapılabileceği ilk keşfedildiğinde, bu teknik ortaya çıkmıştır. Diğerlerine göre biraz ilkel bir yöntemdir. İşlem sonrası bir süre iyileşmek için geçmesi gerekecektir. Çıkacak olan saçların yapay bir görünümde olması gözlenebilir, ekimin yüzde yüz başarılı olmama ihtimali de vardır. Biraz rahatsız edici, konforsuz bir yöntemdir. İşlem sırasında hasta sancı duyar.
DHI yöntemi: Hastaların en çok tercih ettikleri saç ektirme yöntemidir. Ağrı sızı duyulmaz. Hasta, işlem sırasında veya sonrasında oldukça konforlu bir süreç geçirir. Hemen sosyal hayatına dönebilir. Hastanın derisinde herhangi bir iz bulgusuna rastlanmaz. Bu teknikte, iğne ucu kadar küçük ucu olan bir kalem kullanılır. Deriden alınan sağlam saç hücreleri, saçsız bölgeye ekilerek orada da saç çıkması sağlanır. İşlemin başarılı olma ihtimali yüksektir. Bunun nedeni, FUE tekniğinde alınan kökler, cerrahi işlemi sürdürebilmek adına biraz bekletilmek zorunda kalırdı. Dışarı ile temas eden saç kökleri, işlevlerini yitirirdi. DHI saç ekimi yönteminde bu durum yaşanmaz. Kök, deriden alınır alınmaz, dikkatlice enjektesi yapılır. Güvenilir, temiz ve işini bilen bir doktorun ekim yapması, sizi bundan sonraki süreçte başarıya ulaştıracaktır.