
Son yılların parlayan sağlık kolu, saç ekimi olarak karşımıza çıkar. Bildiğiniz üzere kısmi saçsızlık ya da tamamen oluşan kellik durumu, kişide sosyoekonomik bunalımlara yol açar. Bu durum, kişinin ağır depresyon geçirmesine varana kadar ağır bir süreci kapsayabilir. Uzmanlar, artık saç sorunlarını ortadan kaldırıyorlar. Üstelik bu mucize niteliğindeki tedavi, ortalama sekiz ya da on seans kadar kısa bir zamanı kapsıyor. Daha sonra sizlerin de herkes gibi saçları çıkabiliyor.
Güvenilir bir merkezde, kendinden ve yaptığı işten emin bir doktor tarafından başlatılan tedavi, hastada biyolojik bir rahatsızlık yoksa, büyük ölçüde sorunsuz bir şekilde ilerliyor. Yalnız bu tedaviler biraz külfetli ve biraz da sancılı olabiliyor. Sancı demişken, saç ekimi teknikleri arasında en bilinen yöntem, FUE tekniğidir. Bunda, hastanın kesikler nedeniyle hafif boyutta sancı çekmesi gözlenir. Bunun yanında hasta, iyileşme süreci gibi bir zaman dilimini atlatmak zorundadır. Kafasındaki izlerin kaybolması uzun zaman alacaktır. Daha sonra saçsız bölge yavaş yavaş eski haline dönebilir.
DHI tekniği kullanılarak yapılan saç ekimi tedavilerinde, işler diğerine göre daha planlı ilerler. Bu tedavide kesik açma durumu yoktur. Bu sebepten, iyileşme gözlenmez. Saçlar, mini uçlu kaleme benzeyen bir aparatla kök hücre şeklinde kafa derisine ekilir. Ameliyatsız ve acısız bir işlemdir. Bir defada çok sık ekimler gerçekleştirilebilir. Bu saç ekimi türünde hasta, daha doğal ve daha gür saçlara sahip olacaktır. Bunun sebebi, alım sonrasında köklerin beklemeden enjekte edilmesidir. Kökler, dışarıda beklediği sürece, saç işlevini yitirir. DHI yönteminin uygulamasını yapacak doktorun iyi seçilmesi gerekir. Fazlaca tecrübeli ve dikkatli biri olmalıdır ki ekimde saçların yönünü ve düzenini iyi hesaplamada sorun yaşamamalıdır. Aralarında fiyat performans bakımından uçurumlar olan bu iki teknik, tüm merkezlerde sıkça kullanılan tekniklerdendir.